Bugün, 17 AĞUSTOS
Büyük acımızın
23. yıldönümü...
Ülkemizin ve çağımızın en büyük depremlerinden
17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin üzerinden
23 yıl geçti…
“UNUTMADIK”
Yıllar geçse de
“UNUTTURMAYACAĞIZ” diyoruz...
* * *
2022 yılına girdiğimiz günden,
Günümüze değin,
Ülke olarak
Depremler ile
Hergün sallanıyoruz…
* * *
Türkiye’mizin topraklarının
Yüzde 92’sinin deprem kuşağında olduğu,
Nüfusunun yüzde 95’inin yaşadığı ülkemizde,
Büyük can ve mal kaybı yaşadığımız,
Ülkemizin asrın yıkımı
Marmara Depreminden
22 yıl geçmesine karşın
Gereken dersleri almadığımız düşüncesindeyim.
* * *
14 Ağustos 2022 tarihinde Menderes İlçesi,
Saat:06.18’de 10.7km derinlik ve 3.8 büyüklüğünde,
Ardından Kuşadası Körfezinde,
Saat:06.24’de 7.9km derinlik ve 4.9 büyüklüğünde,
Ardından yine Kuşadası Körfezinde,
Saat:06.30’de 4.6km derinlik ve 2.6 büyüklüğünde,
DEPREM OLDU…
Ardından çevrede elliye yakın,
Artçı deprem oldu.
Ege beşik gibi sallandı.
Aydın ve İzmir başta olmak üzere
Tüm Ege bölgesinde hissedildi…
Bölgede maddi hasar ve
Yaralanan olmadığı açıklandı.
30 Ekim 2020’deki İzmir depreminde
117 canımızı yitiren İzmir’liler gibi
Aydın’lılar da bir kez daha depremle uyandı…
* * *
Yer bilimci Prof. Dr. Naci GÖRÜR ve
Yer bilimci Prof. Dr. Hasan SÖZÜBİLİR,
Kuşadası Körfezi’ndeki deprem,
30 Ekim 2020’de Sisam(Samos) adasında
Meydana gelen 6.9’luk depremin etkileri ile
Gümüldür ve Efes fayları arasındaki
Denizaltı faylarının kırılması ile oluştuğunu,
İleri sürmektedirler.
İki fayın uzun süredir hareketsiz ve
Yıkıcı etkisinin olmadığı belirtmektedirler.
Ancak; bu fayların 5.7 ile 6.8 büyüklüğü arasında,
Değişen depremler üretme olanağına sahip oluşu,
Olası bir deprem sonrası,
Aydın ve İzmir’in yaklaşık 100 kilometrelik alanını Etkileyebileceğinden söz etmektedirler
BU KEZ, DEPREM GELİYORUM DEDİ.
Ve DEPREM GELDİ
HAZIRMIYIZ!..
HAZIRLIKLIMIZ!..
* * *
01.06.2022 - 15.08.2022 tarihleri arasındaki
Türkiye’nin batısındaki depremler;
|
Deprem gerçeğini,
Korkunç boyutlarını görmemize karşın,
Sorumsuzluk, vurdumduymazlık sürüyor.
Her deprem felaketinden sonra yaşanan acıların,
Yeniden yaşanmaması için
Önlem, önlem, önlem
Önlem alınmalı diyoruz…
* * *
Bu arada,
Doğal afetler durmuyor.
Yağmurlar yağıyor,
Sağanak oluyor.
Fırtınalar esiyor,
Yağdıkça, yağıyor,
Aktıkça akıyor.
Akan sular,
Sele dönüşüyor.
Çaylar, dereler taşıyor.
Önüne geleni sürüklüyor.
Binalar, işyerleri
Sular altında, çamur içinde kalıyor.
Yine yıkım,
Yine üzüntü,
Yine acı…
* * *
Ben bilirimcilerin,
Ben yaparımcıların,
Sorumsuz davranışları,
İnatları yüzünden
Gencecik fidanlarımız, canlarımız,
Bizleri acılara boğarak
Sonsuzluğa götürülüyor...
* * *
DEPREM…
Yağmura, kara, fırtınaya
Sağanak yağışa benzemez.
DEPREM…
GELİYORUM DEMEZ…
GELİR!…
* * *
Deprem gerçeğini,
Korkunç boyutlarını görmemize karşın,
Sorumsuzluk, vurdumduymazlık sürüyor.
Deprem değil,
İnsanın doğanın kurallarını
Önemsemeyen anlayışı
ÖLDÜRÜYOR…
* * *
Her bina alan,
Daire satın alan,
Kendini mühendis veya
Mimar sanıyor.
Mimari projesi, Statik hesabı,
Betonarme projesi yapılmış,
Yapı ruhsatı alınmış,
Uygulaması ve
Denetimleri yapılmış,
Yapı Kullanma izin belgesi
Alınarak konut olarak
Kullanılmaya başlanmış
Bina da, dairede
Değişiklik yapabilecek
Yeki ve gücü kendinde görebiliyor.
Sonra da,
Yıkın duvarı,
Kesin kolonu diyerek,
Binayı, daireyi
Çürüğe çıkarıp,
Yer sarsıntılara karşı
Zayıf noktalar,
Kırılacak bölgeler oluşturuyorlar…
* * *
1999 Marmara depreminde,
İstanbul Avcılar’da
Bodrum kattaki
Bilardo salonunda,
Istakalar dokunuyor diye,
Kaldırılan kolonlar yüzünden
32 canımızı yitirdik.
* * *
Ders almadık,
Almamakta ısrar ediyoruz.
Bayraklı Yılmaz Erbek apartmanın
Zemin katındaki
7 işyerlerini birleştirmek için
Kolonlar kesince
9 canımızı yitirdik.
* * *
Yapı kullanma izini
Aldıktan sonra
Oturmaya başlanıyor,
Emek vermiş, projelendirmiş,
Eser ortaya çıkarmış Mimarlar,
Temelini, kolonlarını
Kirişlerini, döşemelerini,
En ince ayrıntılarına dek hesaplamış
Mühendisler göz ardı edilerek,
Yıkmaya, sökmeğe,
Kesmeye başlanıyor.
Dur diyen YOK.
Yapma diyen YOK…
Yap, yap,
İmar affı çıkar
Yırtarsın diyen ÇOK…
* * *
Motorlu araçlar bile,
Her yıl, iki yılda bir
Denetleniyor.
Arızalı olanlar,
Eksiği bulunanlar
Trafiğe çıkartılmıyor,
Kullanımına izin verilmiyor.
. * * *
Binalar için,
Yapı kullanma izini alındıktan sonra,
Herhangibir denetim yapılmıyor.
Üzerine bindiğimiz araçlar için
KULLANIM DENETİMİ VAR.
Üzerinde uzun yıllar yaşadığımız,
Ömrümüzü tükettiğimiz,
Binalarımız için
KULLANIM DENETİMİ YOK…
. * * *
Nasılsa af çıkar diyerek,
KES, BİÇ, DOĞRA, KIR, YIK.
Sonra, yıkım, yıkım, yine yıkım.
Üzüntü, üzüntü, yine üzüntü.
Acı, acı, yine acı…
* * *
Motorlu araçların denetimi gibi
Her BEŞ yılda bir,
Yapı kullanma izin belgesi almış
Yapıların kullanım denetiminin
Yapılması için,
Yasaların ivedilikle çıkartılması
Gereklilikten öte zorunluluktur…
. * * *
Her deprem felaketinden sonra yaşanan acıların,
Yeniden yaşanmaması için
Önlem, önlem, önlem
Önlem alınmalı diyoruz…
Ancak yıllar geçiyor,
Deprem öncesine yönelik
Önlemler alınmıyor...
Salt olarak
Deprem sonrasındaki
Kurtarma çalışmalarına yönelik
Önlemler alınıyor...
* * *
Her deprem sonrasında,
Bilinen olgular yineleniyor.
Televizyonlara çıkıp,
Alınacak önlemler konusunda
Bol, bol konuşuyorlar.
Bir hafta sonra ise;
Alınacak önlemleri,
Yapılacak eylemleri
Bir kenara bırakıp,
Yeni bir depreme değin
Rafa kaldırıyorlar...
* * *
Söyleye, söyleye
Dilimizde tüy bitti.
Yaza, yaza
Kalemlerimiz tükendi.
Yine de söyleyeceğiz.
Yine de yazacağız.
* * *
DEPREM…
Yağmura, kara, fırtınaya
Sağanak yağışa benzemez.
GELİYORUM DEMEZ…
GELİR!…
* * *
Artık hepimiz biliyoruz.
DEPREM değil,
Yapı ruhsatsız,
Sağlıksız koşullarda yapılmış,
Sorumsuzca sonradan eklemeler,
Yıkmalar, kesmeler yapılmış,
MÜHENDİS ve MİMAR olmadan
Denetimsiz yapılmış
BİNALAR ÖLDÜRÜYOR…
* * *
Sorumsuzca davranışlara karşı,
ÖNLEM ALALIM…
ÖNLEM ALDIRALIM…
HİÇ DEPREM OLMAYACAKMIŞ GİBİ
YAŞAYALIM…
ANCAK;
YARIN DEPREM OLACAKMIŞ GİBİ,
ÖNLEM ALALIM,
HAZIRLIKLI OLALIM…
* * *
Hep birlikte önce Aydınımızdaki,
Sonra da Türkiye genelindeki binaların,
Günümüz koşullarında,
Depreme dayanıklı duruma getirmek için
EMEK VERMELİYİZ, UĞRAŞ VERMELİYİZ,
GEREKTİĞİNDE KAVGA ETMELİYİZ...
* * *
Her şeye karşın
MÜHENDİSLER,
MİMARLAR ve
ŞEHİR PLANCILARI olarak,
Yıllardır ülkemize büyük yıkımlar ve acılar getiren
DEPREMLERİ UNUTMADIĞIMIZI,
UNUTTURULMAYA çalışılsa da,
UNUTTURMAYACAĞIMIZI HAYKIRIYORUZ,
YILLAR GEÇSE DE
HAYKIRMAYI SÜRDÜRECEĞİZ...
* * *
UNUTMAYIN;
DEPREM GELİYORUM DEMEZ,
GELİR …
* * *
ALTAN GÜNEY
İNŞAAT MÜHENDİSİ