14 Mart Tıp Bayramı nedeni ile yazılı bir açıklama yapan Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Adalet Çıbık, Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarına karşılık salgının başlangıcından itibaren 150 binden fazla sağlık çalışanın hastalandığını ve 385 sağlık çalışanının vefat ettiğini vurgulayarak “Yitirdiklerimiz gönlümüzde, taleplerimiz dilimizde” dedi.
Ağır çalışma koşulları hekim ve sağlık çalışanlarında tükenmişlik yarattığını belirten Çıbık; “İnsan hakları ve Uluslararası Çalışma Haklarına aykırı olarak emeklilik, izin ve istifa hakları ellerinden alınan sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşulları pandemi süresince kötüleşmiştir. Yitirdiğimiz 385 sağlık emekçisi ile dünyadaki en yüksek kayıp rakamlarına ulaşmış durumdayız. Başta kaybettiğimiz oda başkanımız Dr.Esat Ülkü olmak üzere hepsini saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz” dedi ve şunları söyledi:
“Halk Sağlığı önlemlerine önemli bir katkı aşıların kullanıma başlanmasıdır. Şu anda acil kullanım onayları ile farklı ülkelerden onay alan 12 adet aşı bulunmaktadır. Ülkemizde bu aşılardan şu ana kadar bir tek ölü virüs aşısı olan CoronaVac uygulanmaktadır. Bugün itibari ile toplamda 10.413.979 doz aşı uygulanmıştır. Her iki dozu tamamlanan alan kişi sayısı 2.638.556’dir. Sağlık Bakanlığı bu aşı ile ilgili 100 milyon dozluk bir anlaşma yapıldığını belirtmektedir. Bir mRNA aşısı olan Comirnaty ile ilgili de 5 milyon dozluk bir anlaşma yapıldığı söylenmiştir. Ülkemizde yerli aşı ile ilgili klinik araştırma süreçleri devam etmektedir. Aşılama çalışmalarının daha ciddi, daha hızlı, şeffaf, eşit, etik ilkeler ışığında, adil koşullarda yapılması esas olmalıdır.
Son dönemde ortaya çıkan varyantlar ile kaygılar artmaktadır. Eylül ayında İngiltere, Aralık ayı başında Güney Afrika ve Ocak ayında Brezilya varyantları olarak tanımlanan şu anda inceleme altındaki üç varyantın tümü ülkemizde tespit edilmiştir.1 Mart itibarı ile başlanılan yeni normalleşme süreci ile bu ikisinin bir araya gelmesi ve aşılama ile filyasyon çalışmalardaki durum, salgının yönünün yükselişe geçebileceği düşüncesini uyandırmaktadır. Bu tarihten itibaren başlanılan “yerinde karar dönemi” olumlu bir adım olsa da uygulamanın salgının birinci yılında alınmış olması geç verilmiş bir karardır. Bugün yapılması gereken, kamusal ve toplumcu bir sağlık sisteminin gerekliliğini akıldan çıkarmadan; Toplumsal hareketliliğe ve iller arası geçişlere, illere göre varyant virüs analizi yapılıp yeterli test ile uygun izolasyon önlemleri alınarak, epidemiyoloji bilimi ışığında düzenleme getirilmeli, aşı doz ve hız oranı arttırılarak toplumsal bağışıklık hızla sağlanmalıdır.
Bu süreçte, üniversite hastaneleri/eğitim araştırma hastanelerinde yükün çoğunu omuzlayan, sağlığını kaybetme pahasına nöbet sonrası dahi çalışmaya devam eden, dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir meslek grubunda benzeri olmayan 36 saatlik mesai yapmak zorunda kalan ve bu kadar iş yükü altında mobbinge maruz kalabilen, bu sebeplerden psikolojisi bozulan hatta intihara sürüklenen asistan hekimlerin çalışma şartları ve saatlerinin insani şartlarda olması için yıllardır beklenen düzenleme yapılmalıdır.”
Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Adalet Çıbık, taleplerini de şöyle sıraladı:
● COVID-19 meslek hastalığıdır, önerdiğimiz yasa tasarısı kabul edilsin.
● Toplumsal sağlık için güçlü ve etkin birinci basamak sağlık örgütlenmesi sağlansın.
● Şiddetsiz bir sağlık ortamında çalışabilmek için yeni ve etkili “Sağlıkta Şiddet Yasası” çıkarılsın.
● Emekliliğimize de yansıyacak temel ücret ile ekonomik ve özlük haklarımız iyileştirilsin.
● Özgür ve bilimsel çalışma ortamı için meslek örgütleri üzerindeki baskılara son verilsin.
● Liyakatsiz atamalar, tip sözleşme dayatmaları, tıp eğitimini niteliksizleştiren, altyapısı uygun olmayan tıp fakültelerinin açılması durdurulsun.
● Asistan hekimlerin çalışma şartları ve saatleri insani ölçütlere göre düzenlensin ve uygulansın.