banner223

ROMA VE BİZANS DÖNEMİNDE ANADOLU KÖYLÜSÜ

Geçen haftaki yazımda Anadolu’da kurulan ilk köyün ve köylünün tarım devrimi ile başlayan ve Büyük İskender’in Anadolu’yu işgal ettiği döneme kadar geçen süredeki durumunu anlattım. Bu hafta kaldığım yerden devam ediyorum.

Hitit, Frigya ve Lidya devletlerinin son bulmasıyla Anadolu’da kent devletleri dönemi başladı. Batı Anadolu’da yer alan kent devletlerinin deniz kıyısında olanları Yunanlılar tarafından kurulmuştu. Yunanlılar, doğal olarak kültürlerini ve yasalarını uygulamaya başladılar.

“O dönem Yunanistan’da tarım topraklarının mülkiyeti zenginlerin eline geçmişti. Köylü ve halk, tarım yaptığı toprağın mülkiyetine sahip değildi. Yetiştirdiği ürünün altıda birini toprak sahiplerine kira olarak vermek suretiyle çiftçilik yapabiliyor, yaşamını devam ettiriyordu.” (1)

Üretici durumundaki köylü, altıda bir ürününü toprak sahibine veremezse köle olarak satılabiliyordu. Kanun koyucu olarak seçilen Solon, yaptığı yasayla üretici ve köylüyü köle olmaktan kurtardı. Borçtan dolayı insanın köle haline getirilmesi uygulamasına son verdi. (2)

Büyük İskender’in ölümünden sonra yerine geçen generallerin kurduğu devletler, Anadolu’nun antik kentlerini yeniden ihya etti.

Anadolu topraklarının Romalılara bırakılmasından sonra Romalılar, Anadolu köylüsüne ve antik kent devletlerine iyi davrandı…

Köylü, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde kurulmuş, “Komana” denen yarı bağımsız kentlerin etrafındaki köylerde özgür bir yaşam sürdürmekteydi. Bu kentlerin iç işlerinde bağımsızlığı ve özgürlüğü, Hristiyanlığın Bizans tarafından resmi din kabul edilmesiyle son buldu. (3)

Kilise, Anadolu halkının dini inançlarına saygı göstermedi. Onları inançlı birer Hristiyan yapmak için her türlü baskıyı uyguladı.

Bizans baskısına karşı isyan başladı. İsyanı bastıran Bizans devleti, kendi halkını katlettiği gibi asimilasyona tabi tuttu, isyana katılsın ya da katılmasın isyan çıkan bölge halkını sürgüne gönderdi. ( 4)

M.S. 582-602 yılları arasında çıkan isyanlara katıldığı gerekçesiyle Anadolu halkı, Kıbrıs Adasına, 642-668 yılları arasındaki isyana katıldıkları gerekçesiyle Sicilya Adası ve İtalya’ya sürüldü. (5)

Bergama Krallığı ve Roma döneminde köylüye tanınan kısmi özgürlük, Bizans döneminde ortadan kaldırıldı. Köylünün ürettiği ürünlere ağır vergiler konularak köleleştirildi. Topraklar, derebeylerin ve kilisenin eline geçti.

“Büyük çiftlikler ile Kiliseye ait topraklarda yapılan üretim, her çeşit vergiden muaf tutulurken, küçük üreticilerden %90’lara varan oranlarda ağır vergiler isteniyordu. Derebeyleri, kendilerine boyun eğmeyen, topraklarını devretmeyen az sayıdaki özgür köylü ve çiftçiyi eli sopalılar denen adamları yardımıyla ikna ediyorlardı.” (6)

Bizans ve Kilise, Anadolu köylüsünün toprağını ve özgürlüğünü elinden almakla yetinmemiş, kültürünü ve adetlerini de elinden alarak Hristiyanlığa mal etmiştir…

Köylü ve çiftçi özgürlüğünü ve toprağını kaybederek, devletin, kilisenin ve derebeylerin üretim aracı haline dönüştürüldü…

Bizans’ın köylüyü yok sayması, ezilmesine, topraklarının elinden alınmasına sessiz kalması, kendi sonunu hazırladı. Köylü, Bizans devletine olan güvenini yitirdi. Devleti savunmaz oldu…

Kurtarıcı aramaya başladı. Kurtarıcı olarak, kendilerine daha yakın ve adil buldukları Doğudan kafileler halinde gelen Türk’leri gördü, onları bağrına bastı, kaynaştı ve bütünleşti. Çoğu gönüllü olarak din değiştirip Müslüman oldu...

Yunan ve Bizans uygarlıklarının Anadolu’da son bulmasının, devletin yıkılmasının asıl nedeni, köye ve köylüye gereken önemi vermemesinden kaynaklanır. Çünkü köylü, ürettiği ürünler ve gençleriyle devleti ayakta tutan temel taşıdır…

KAYNAK:

1-Halikarnas Balıkçısı, Anadolu Tanrıları S. 21
2-Age. S.21
3-Erdoğan Çınar, Aleviliğin Kökleri-Abdal Musa’nın Sırrı. S. 90
4-Age. S. 119
5-Age. S134
6-Georgios Nakracas, Anadolu ve Rum Göçmenlerin Kökeni. S. 34

YORUM EKLE
YORUMLAR
Nevzat Arslan
Nevzat Arslan - 3 yıl Önce

Solon Lidya kralı Krezüs ile sorun yaşar. Persler Krezüs ü ateşe atarlar. Krezüs Solon Solon diye pişmanlığını haykırır diye anımsarım. Kalemine sağlık abi...

İsmail Türkbay
İsmail Türkbay @Nevzat Arslan - 3 yıl Önce

Teşekkür ederim, ateşte iken, Apollon'a seslenmiş, yağan yağmurla ateş sönmüş.

Rauf değirmenci
Rauf değirmenci - 3 yıl Önce

İsmail Bey kardeşim emeğine sağlık. Yazıyı zevkle okudum, çok faydalı oldu. Teşekkürler.

İsmail Türkbay
İsmail Türkbay @Rauf değirmenci - 3 yıl Önce

Geleceğimiz için köy ve köylüyü bilmemiz ve korumamız gerekir. Teşekkür ederim.

A.A Trabzon
A.A Trabzon - 3 yıl Önce

Büyük bir zevk ile yazınızı okudum. Köylünün ürettiği ürünleri ve bu ürünleri üreten gençler ile ulusu devam ettiren temel unsurlar olduğunu zaten sizde söylemiştiniz . Teşekkürler.

İsmail Türkbay
İsmail Türkbay @A.A Trabzon - 3 yıl Önce

Yorumunuz için teşekkür ederim. Köylü üretmezse ülke aç kalır.

banner158