AK Parti Aydın Milletvekili ve MKYK Üyesi Metin Yavuz, AK Parti’nin 2002’den bu yana her alanda dev atılımlar ile çok büyük işleri hayata geçirdiğini belirterek; “Şahlanan ve her geçen gün büyüyen Türkiye, 2023 hedefine emin adımlarla yürümeye devam ediyor” dedi.
AK Parti Kuşadası İlçe Teşkilatı ilçe danışma meclisi toplantısına katılan Aydın Milletvekili ve AK Parti MKYK Üyesi Metin Yavuz, iç ve dış siyasetin yanı sıra yerel siyasete de değinirken çok önemli konularda açıklamalar da bulundu. Parti içi istişarelerin önemine değinen Yavuz, “Gerçekleştirdiğimiz bu istişarelere parti olarak çok önem veriyoruz. Partimizin ana omurgası istişareden geçiyor. 18 yıllık iktidarımız süresince bu istişareyi çok iyi kullandık. Bundan sonra da devam edeceğiz” dedi.
Türkiye’nin kıtalar arasında geçiş bakımından önemli bir nokta da olduğuna dikkat çeken AK Partili Yavuz, ‘‘Biz zor coğrafya da yaşıyoruz. Bu zor coğrafya da siyaset yapmak, ülkemizin bekasını savunmak gerçekten kolay değil. Bu coğrafyada emperyalist güçlerin her daim gözü oldu. Olmaya da devam edecek. Ama Allah’a şükürler olsun ki, güçlü, dik duran, vatanını ve milletini seven ümmetin ve milletin güvenini alan bir lidere sahibiz. Başkan Erdoğan dünyanın hedefinde olan bir lider. Sadece bu da değil, ülkemizdeki dış mihraklara bağlı kişilerinde hedefinde. Ülkemizin geleceğinin düşünmeden yeter ki Erdoğan gitsin diyen bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Başkan Erdoğan, 2023 hedeflerimizi ilk açıkladığında birçok kesimi rahatsız etti. Ülkemiz bu hedeflere emin adımlarla yürürken özellikle son 9 yıldır pek çok saldırı ile karşı karşıya kaldık. Hamdolsun aziz milletimizin desteği ile bu saldırıları bertaraf ettik. Sokaklarımız artık kaosa teslim etmedik. Terör örgütüne boyun eğmedik, darbecilere geçit vermedik. Güney sınırlarımızın kuşatılmasına rıza göstermedik, ekonomiye vurulan darbeye tetikçilere teslim olmadık. Onların amaçları, sağlam bir senaryo ile 2023 gelmeden, 2019’ da bize diz çöktürmekti. Gayeleri, 2019 Türkiye için bir yıkılış ve bir teslimiyet yılı olmasını sağlamaktı. Ama başaramadılar, asla başaramayacaklar.’’ dedi.
“Faiz lobisinin belini kırarak hızla ve güvenle büyümeye devam ediyoruz”
“Mustafa Kemal’i CHP’den kurtarmalıyız”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Türkiye’nin dünya genelinde sözü olan güçlü bir ülke olduğunun altını çizen Metin Yavuz, sözlerine şöyle devam etti:
‘’Önceden karşılarında ceketimizi iliklediğimiz ülkelere bakın şimdi Başkan Erdoğan’ın karşısında ceketini ilikliyor. Ayağa kalkan şahlanan bir Türkiye var. Bundan rahatsız oluyorlar. Onlar için kolay değil tabi. Meclis çalışmalarımızda ülkemizin şahlanışını yadırgayanları da tanık oluyoruz. Ülkemizin menfaatine ne zaman bir şeyi hayata geçirmek istesek, muhalefette HDP ne diyorsa, İYİ Parti’de aynısını söylüyor. Ve ne yazık ki, Mustafa Kemal’in kurduğu CHP’de aynısını söylüyor… Önceden de çok kez belirttim. Bunun altını çizerek ısrarla bir kez daha belirtiyorum. Mustafa Kemal’i CHP’den mutlaka kurtarmamız gerekiyor. Son zamanlar da Parlamenter sisteme dönmek için yoğun bir şekilde uğraşıyorlar.. Aslına bakarsanız parlamenter sisteme dönüldüğünde en çok bizim işimize yarar. Mevcut milletvekili sayımızı 40 – 50 sayı arttırırız. Ama parlamenter sistem ülkemizin bekası için iyi değil.
Son günlerde Aydın gündemini meşgul eden konulara da değinen Yavuz, üretemeyen verdiği sözleri ve vaatleri yerine getiremeyen bir yerel yönetim anlayışı ile karşı karşıya olduklarını ifade etti. Yavuz, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:
‘’Didim’de Organize balık çiftlikleri ile ilgili bir çalışma yapılmak isteniyor, mevcut belediye hemen vatandaşları organize etmişler orada hemen bir istemezuk diye tutum sergiliyorlar. Öncelikle bir bakalım burada ne yapılmak isteniyor bu çalışma Didim Turizmine oradaki hemşehrilerimize zararı olacak mı yada faydalı olacak mı bir araştırılsın bir sonuçlansın. Biz Didimli hemşehrilerimizin veya Didim Turizmine zarar verecek bir şey olmasına müsaade eder miyiz. Bakın Jeotermaller ile ilgili akredite edilmiş bir firma tarafından hazırlanan rapor mart ayı içerisinde açıklanacak. Ama ne hikmetse, Jeotermallerin zararlı olduğu konusunda algı yaratıp duruyorlar. Büyükşehir Belediye Başkanı hanımefendi çevreci olduğunu ifade ediyor. Madem bu kadar çevrecisiniz, siz taahhüt ettiğiniz arıtmaları bu zamana kadar yaptınız mı. Menderes nehri halen neden kirleniyor. Arıtmalardan dolayı kirlenen Menderes nehri ile ilgili İl Çevre Müdürlüğümüzce, Büyükşehir Belediyesine o kadar cezalar kesildi. Büyükşehir Belediyesi ise ne yaptı, arıtma yapacağı yerde vatandaşa yüksek fiyatlarla sattığı sudan elde ettiği paralar ile bu tahsil etti. Bakın, Sarıçay barajı için ilk kazma vuruldu. 2014 de Çerçioğlu burayı ben yapacağım dediğinde keşke bu izni ona vermeseydik. Biz başlasaydık, şimdiye çoktan yapmıştık. Ama biz yapıyoruz. Allah’ın izni ile Kuşadası ve Söke’nin 50 yıllık içme suyu problemini çözmüş olduk. Kuşadası’ndaki Tariş alanı ile ilgili, büyükşehir belediye başkanı 24 milyon lira civarında bir tutarla burayı satın aldı. Anket yaptırdı, yeşil alan yapılacağını belirtti. Ama ne oldu da bu çevreci başkan burayı yeşil alan yerine farklı bir proje ile değerlendirmeye çalışıyor bunu açığa kavuşturmak gerekiyor’”