Basında ve sosyal medyada yer alan haberlere göre Aydın’ın su kaynakları kurumak üzere. Nehirler, çaylar, dereler, barajlar ve göletler alarm veriyor. Peki, yetkililer ne yapıyor? Gerekli önlemleri alıyor mu?
2025 Yılının Kasım ayı ortalarına geldik, beklenen yağmurlar hala ortada yok! Mevcut barajlar, göletler tamamen kurumak üzere. Dereler, çaylar kirlendi ve çoğu kurudu. Büyük Menderes Nehrinin suyu yok denecek kadar azaldı. Azalan su, bitki sulamasında kullanılamayacak derecede kirli…
2026 yılında tarımda kısıtlı sulama programı devam edecek. Kısıtlamanın şartları her geçen yıl daha da ağırlaşıyor. Mevcut suyun yüzde 77’sinin tarımda kullanıldığı su verimliliği sağlanamazsa yakın zamanda gıda krizinin kapımızı çalacağı, (1) konunun umanlarınca dillendirilmekte…
Yetkililer ve halk suskun. Yaklaşmakta olan tehlikenin farkında değil. 5216 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu 7. M. İ Bendine göre Aydın merkez ve ilçelerinin içme suyunu sağlamak ve su kaynaklarını korumakla görevli Büyükşehir belediyesi suskun. Kirlenmekten kurtulabilen az sayıdaki çay, kirlenme ve yok olma tehdidi ile karşı karşıya…
Sağlıklı içme suyunun olmadığı bir yerde insan ve canlı yaşamı olmaz. Tabakhane Çayı ve Gözpınar Efeler İlçesinin can damarlarıdır. Bu gerçeği çevreciler ve köylüler dışında gören, bilen, dillendiren yok!
Tabakhane Deresi, Gözpınar çayı ve İkizdere Barajı, Efeler İlçesinde yaşayanların içme suyunu karşılar. Tabakhane çayı, Gözpınarı ve İkizdere barajı kirlenmekten kurtulmuş ender su kaynaklarındandır…
Binlerce yıl yöre insanına içme suyu sağlayan Tabakhane çayı, adını kenarına kurulmuş, suyunu ve doğayı kirleten tabakhanelerden alır. Çay, 20. Yüzyıla kadar Aydın’ın, un ve zeytin fabrikalarının enerji kaynağı olmuştur.
Bugün olduğu gibi geçmiş yıllarda da kapitalistler sanayi atıklarını, çevreyi kirletmeden bertaraf etmek yerine akarsulara bırakma yolunu seçmiş…
Nüfus artışı, çarpık kentleşme ve sanayileşme, bilimden uzak maden araması, jeotermal sondaj, Anadolu’nun su kaynaklarını kirletti, kirletmeye devam ediyor. İklim krizi nedeniyle oluşan kuraklık, buna bağlı su kıtlığı, sağlıklı içme suyunun önemini, her gün gözümüzün içine sokarcasına hatırlatıyor…
2025 Ekim ayı yağışsız geçti, Kasım ayının ortalarına geldik. Şimdiden su sıkıntısı çekiliyor. Yağmur bulutlarını çekecek orman da yok! Kentlerdeki yeşil alanlar imara ve ranta kurban edilmekte. Böyle giderse içecek su, soluyacak hava, tarım yapacak toprak bulunmayacak…
Önümüzdeki yıllarda gıda ve içme suyu sıkıntısı çekilmesi istenmiyorsa? Su kaynaklarını koruyucu önlemler, zaman geçirmeden alınmalıdır. Su kaynaklarını tüketen, kirleten sanayi ve enerji tesislerinin faaliyetleri derhal durdurulmalıdır…
KAYNAK:
