Didim Belediyesi, 26 Kasım Dünya Zeytin Ağacı Günü kapsamında yaptığı açıklamada, zeytin ağacının bölgenin kültürel, tarihsel ve doğal mirası açısından taşıdığı önemi vurguladı. Binlerce yıllık geçmişiyle zeytin ağacının Didim’in simgelerinden biri olduğu ifade edildi.
Belediyeden yapılan açıklamada, zeytin ağacının Anadolu’nun köklü coğrafyasında yaklaşık 5.000 yıldır yaşamın ayrılmaz bir parçası olduğu belirtilerek, meyvesi, yağı ve dayanıklılığıyla medeniyetlere yön veren bu ağacın insanlık tarihinde özel bir yer tuttuğu aktarıldı.
Zeytinyağının yalnızca beslenmede değil; tıptan ritüellere, aydınlatmadan spora kadar pek çok alanda kullanıldığına dikkat çekilerek, Didim’in anıtsal zeytin ağaçlarının bu kültürel sürekliliğin yaşayan tanıkları olduğuna işaret edildi.
Başkan Hatice Gençay: “Zeytin ağacı Didim’in hafızasıdır”
Didim Belediye Başkanı Hatice Gençay, gün dolayısıyla yaptığı değerlendirmede zeytin ağacının ilçenin kimliğindeki yerini şu sözlerle anlattı:
“Zeytin ağacı sadece bir ağaç değildir; Didim’in hafızası, geçmişi ve geleceğidir. Binlerce yıldır barışın, bereketin ve umudun simgesi olarak yaşamaya devam ediyor. Bu kadim mirası korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim en temel sorumluluklarımızdan biridir. Didim’de her zeytin ağacını aynı özenle koruyacağız.”
Barışın Evrensel Sembolü Didim’de Yaşamaya Devam Ediyor
Açıklamada, 26 Kasım Dünya Zeytin Ağacı Günü’nün, bu kadim ağacın temsil ettiği barış, hoşgörü, bilgelik ve bereket değerlerini yeniden hatırlama ve onu küresel ısınma ile biyolojik çeşitlilik kaybı gibi tehditlerden koruma çağrısıdır. Didim Belediyesi olarak bizler de bu kadim sembolün ilçemizdeki güçlü varlığını korumayı, yaşatmayı ve gelecek nesillere aktarılmasını temel sorumluluklarımızdan biri olarak görüyoruz. İfadelerine yer verildi.
“En değerli miras gelecek kuşaklara aktarılmalı”
Didim Belediyesi, ilçedeki zeytin ağaçlarının korunması ve zeytin kültürünün yaşatılması için çalışmaların süreceğini bildirdi. Belediye yetkilileri, zeytin ağacının temsil ettiği barış, bilgelik ve bereket değerlerinin gelecek kuşaklara aktarılmasının ortak bir sorumluluk olduğunun altını çizdi.